Şimdi kominist arkadaşlar kızacak biliyorum. Hatta burdan kominist başkana da selamlarımı iletiyorum okursa görürse tabi milli ve yerli duruşunu hayranlıkla izlediğimi ifade etmek istiyorum.
Şimdi dönelim asıl meselemize Sayın Başbakanım sizi 2015’in yine bir Ramazan ayında Ağrı da ağırladığımız zaman ‘’Başbakanım sercevar ,Türkçesi Hoş Geldiniz Yoktur Hiç Bir Derdimiz’’başlığıyla karşılamış önününde elpence divan duranların Ağrının temel problemlerini gizlemek amaçlı sizi perdelediklerini yazmıştık.
Yine bir Ramazan ayında ve çok özel bir süreçte, çok özel bir sıfatla Ağrı’ya ‘’Son Başbakan’’ ziyaretini gerçekleştiriyorsunuz bu vesile ile siz mikrofonlardan bize hitap etmeden önce biz size anlatalım istedik meramımızı.
Ömrünün son demini yaşayan Başbakanlık sıfatının Ağrı’nın meselelerine çare üretmek gibi bir kabiliyet sergilemesini beklemediğimi de peşinen belirterek söze gireyim istiyorum.
Devlete dilekçe yazmaktan vazgeçip sorunlarımızı ‘’ dua sayı numarası almadan’’ direk Allah’a havale ettiğimiz bir vatan coğrafyasında yaşadığımızın sizde bilincindesiniz ve muhakkak meselelerin çözümü için bir arayış içindesinizdir ‘’de’’ şu bizim başımıza sardığınız firavunlar münasebetiyle hiç yakın olamadık size, haliyle hiç ‘’hamili yakinimdir’’kartı taşımadık cebimizde.
Ama sizin cebine kart, yakasına rozet ,omuzuna apolet taktıklarınızın çoook gadrine uğradık.
Sizinkiler bir dönem makrube partilerinde hafız ,yine başka bir dönem yer çekimine inat gökyüzünde barış güvercini rollerinden kurtulup yerli ve milli poz sergilemeye başladığı zaman azda olsa nefes alırız sandık yine yanıldık.
Merhum Serdengeçti’nin deyimiyle Allah’ın yeryüzündeki bütün vergi memurlarını toplayıp bize yollamışsınız.Daha dün otobüsün üstünde duyduk siz Hak, biz Batıl’mışız,siz Hilal biz Haç’mışız yahu işin garibi şu Yenikapı mitinginde okuduğunuz Ahmet Cevat’a ait ‘’Karadeniz’’şiirini ben 5 yaşında bestesiyle ezbere bilirken sizinkiler kırkından sonra ilk kez sizden duydular. Şimdi onlar yerli ve milli Cumhurbaşkanımızın Yenikapı da okuduğu ‘’Bil Oğul’’un sahibi Serhat Kabaklı hain öylemi?
Sayın Başbakan siz bizimle nasıl helalleşeceksiniz hiç düşündünüz mü ?
Hani helallik istedi Reisi Cumhurumuz bu idare ile mi?
Vali onaysız basın açıklaması yapamayanların alayının basın danışmanlarıyla sizlerin önüne koyduğu gazete küpürleri sizi kandırır belki ‘’Teyo Pehlivanın fıkrasındaki göndermeyle ( ula Atatürk ya Hasankala ya bizim evler)’’ ya Allah’ı ? Ya bizi?
Sayın Başbakanım dün makrube partilerinde Fetocu,çözüm süreçlerinde kadrocu Müdürleri var Ağrı’nın onlara taltif ,ona makam ,sizin yanlışlığını itiraf ettiğiniz politikalarla kucaklarına ittiğiniz Hdp'nin önünden geçene ihraç öylemi?
Ben Ağrı’lıyım Sayın Başbakan ,Türkiyeli değilim, Türk’üm, tabanını ayaklarınızın altına aldığınız Milliyetçilerdenim ,yukarıda kolkola gezdiklerinizden değilim.
Biliyorum yine çok sıktım canınızı onun için lafı uzatıp kendimi yedirmeyeyim …
Hasılı ya doğru yönetin şu memleketi ,ya da Tamam söz milletindir diyelim.
Ve şimdi ben bu sütunlardan sorayım sizde miting kürsüsünde yüksek sesle cevap verin .
Sizi ,bizi kaldırıp milleti ayırmaktan vazgeçecekmisiniz ? Söz mü ?
Ağrılının aklıyla alay edeni sizden diye kayırmayacaksınız ,söz mü?
Liyakati esas alıp kurumları öyle işler hale getireceksiniz ,söz mü?
Yetki verdiklerinize siyaseti hoşlanmadığı fikir sahiplerine karşı zulüm aracı olarak kullandırtmayacaksınız ,söz mü?
Duyamadım daha yüksek SÖZ MÜ?
Ben bunu yazmasaydım 4 yaşındaki kızımın yüzüne bakamazdım,sizde cevaplamazsanız torunlarınızın yüzüne bakamassınız sanırım zira (tüm yaşadıklarıma rağmen ) o nüktedan çehrenin altında bir vicdan olduğuna inananlardanım .
Ben bunca derdi sıraladıktan sonra ‘’sizinkiler’’yüzünüze nasıl bakakacaklar onunda merakındayım.
Hasılı efendim ne Ağrı Kominist Rusya nede yerel basın Pravda değildir.
Ve dilerseniz bu kez Dilaver Cebeci ile bitirelim
……..
Sana bu mektubu bir gece yarısında yazıyorum
azatlığın zirvesinde sohbete dalmış yıldızlar
zühre bir şarkı tutturmuş babilden kalan
zavallı dünya habersiz, zavallı dünya sağır
bir Harutla Marut birde ben dinliyorum
Derken kayıp gidiyor yıldızlardan birisi
Bir intikam fişeği gibi saplanıyor karanlığın karnına
Senin namına yıldızları kıskanıyorum
Kimbilir kaç ışık yılı uzakta öfkeyle kollarını çemriyor yalancı fecir
İmanım gibi biliyorum vakit asılmak vaktidir
……………………
Not; ''Sizin'' sizinkilerin ifadesidir bizim değil ...
Güncelleme Tarihi: 05 Haziran 2018, 21:32
Ağrı'nın mağduriyetlerine, seçilmişlerin art niyetlerine rağmen, Gür seslerden bu memleket için, bu insanlar için çıkan avazı bu hükümet duyar mı bilemeyiz ama; Muteber Ağrı halkı duyacaktır.Gereken cevabıda verecektir.