Yaklaşan genel seçimlere doğru ortalık aday adaylarından geçilmez oldu. Millet kendine vekil seçecek, yani asil olan millet, halk kendini temsil edecek vekil seçecek. Aday adayı olanlara sormak istiyorum oraya neden ve niçin gitme arzusundasınız?
Kendinize ait projeleriniz var mı?
İlinizi kalkındıracak hangi geçerli projeleriniz var?
Ankara’ya gittiğinizde kişisel olarak projelerinizi uygulamaya dönüştürme şansınız var mı?
Ankara’da partinizin istendiğinde mecliste parmak kaldıranı istenmediğinde parmak indireni mı olacaksınız?
Tabanın, ilinizin delegelerinin seçimiyle orada bulunamayacağınıza göre sizi orda görmek isteyenlerin partinizin merkezi olacağından onların emir kulu olmaya mı gideceksiniz?
Merkezi atamayla seçilecek milletvekilinin bağımsız karar verebilme şansı olur mu?
Kendi partilerinin tabanına güvenemeyen partilerin demokrasi gerekçeleri ne kadar geçerli olacaktır?
Milletvekili adaylığınızı merkezden atama ile gösterenlere hangi gücünüzü göstererek ilinize büyük projeler gerçekleştireceksiniz?
Geçmiş vekiller (1980 öncesi) illeri ile ilgili projeleri kabul görmeyince istifa edeceklerini tabanlarına gideceklerini söyleyerek güçlü yanları ile istemlerini gerçekleştirme şanslarını kullanıyorlardı. İstifa edenler ise bir sonraki seçimlerde delegelerin oyları ile tekrar aday olabiliyorlardı.
Burada bu kadar fazla aday adayının olmasının perde arkasında gerçekçi olmayan bir durum var, ya oraya gidip kendi egolarını tatmin edecekler, ya da başka çıkarlarını uygulama fırsatının peşinde koşacaklar…
Aday adaylarından bir kısmı liderlik özellikleri olan, ne istediğini bilen, halkına sahip çıkabilen, Ankara’ya gidince telefonları açık olanlardan, bir kısmı ise büyük bir kısmı maalesef telefonlarına cevap vermeyenlerden olacaklardır…
Demokrasi tabanına önem veren, güvenen, tabanın seçtiklerine itibar eden, yerelden seçilenlerin oluşturduğu bir yönetme biçimidir.
Demokrasi halkın kendi kendini yönetme biçimidir, çoğunluğun azınlık kararlarına da saygı duyacağı bir yönetme biçimidir. Demokrasi adına maalesef katliam yapılmaktadır.
Ülkemizde en büyük problem parti içi demokrasinin olmamasıdır.
Hemen hemen bütün partilerde aynı yöntem devam etmektedir. Öncelikle parti içi demokrasinin oluşması gerekir. Parti içinde demokrasiyi gerçekleştiremeyen hiçbir parti demokrasiden bahsedemez. Bu insanın kendini inkâr etmesi ile eş anlamlıdır.
Şimdi Ankara’ya gitme hevesinde olanlara soruyorum siz hangi demokratik gücünüz ile Ankara’ya gitme hevesindesiniz?
Sizi merkezden aday gösterenlere karşı çıkma gücünüz mü var?
Şaşırıyorum eline dilekçeyi alan aday adaylığına koşmuş, lütfen arkanıza bakarımsınız, şu ana kadar iliniz için neler yaptınız?
İlinizde hangi sivil toplum örgütü ile çalışmalarınız var?
İlinizin problemleri ile ilgili şu ana kadar hangi projelerinizi duyurdunuz, hangisi için Ankara’ya gittiniz?
Halkımızın güzel ve sade duygularını kandırma yarışına lütfen girmeyiniz, halk yeri geldiğinde sizi layık olduğu yere koyacaktır…
Yaklaşan seçimlerin sağlık, huzur ve mutluluk getirmesi dileği ile…
Doç.Dr.Murat GÖKALP
Sayın hocam artık milletvekilleri kpss sınavına girmiş atama bekleyen birileri oluyor yeni başkanlık sisteminde.ben böyle anlıyorum yanlişmiyim.