HDP Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir Ağrı da 35 günde meydana gelen 5 kadın intiharını TBMM ye taşıdı.
Taşdemir Ağrı'da yaşanan intiharları şüpheli bulduklarını kaydederek meclis araştırması için teklif sundu
Taşdemir şu ifadeleri kullandı;
İlimiz Ağrı’da 35 gün içerisinde 5 kadın şüpheli biçimde yaşamını yitirmiş ve hepsi kayıtlara intihar olarak geçmiştir. Yine Mardin’de 4 kadın, Diyarbakır’da ise 2 kadın aynı şekilde intihar etti denilerek yaşamını yitirmiştir. Kadın cinayetlerinin yanı sıra intihar olduğu iddia edilen bu şüpheli kadın ölümleri de ciddi biçimde artış göstermektedir. Özelikle son aylarca gittikçe artan kadına yönelik her türlü şiddetin, kadın cinayetlerinin ve intihar olarak kayıtlara geçen şüpheli kadın ölümlerinin araştırılması, kadınları intihara sürükleyen nvek
İlimiz Ağrı’da 35 gün içerisinde beş kadın şüpheli bir biçimde yaşamını yitirmiş ve hepsi kayıtlara intihar olarak geçmiştir. Yaşamını yitiren kadınlarla ilgili bilgiler kısaca şu şekildedir:
Hamur’a bağlı Süleyman Kümbet köyü- Aşağı Yurt mezrasında 25 yaşındaki Ceylan Akpolat, 8 Mayıs'ta ‘intihar etti’ denilerek yaşamını yitirmiştir. Ceylan Akpolat yaşamını yitirmeden 3 gün önce eşinin ailesi tarafından şiddete maruz bırakıldığı gerekçesiyle şikâyetçi olmuş fakat korunma sağlanmadan ve herhangi bir önlem alınmadan evine geri gönderilmiştir.
Tutak’a bağlı Aşağı Kara Halit köyünde 2 çocuk annesi 23 yaşındaki Pakize Öztaş 19 Mayısta eşiyle yaşadığı tartışmanın ardından hayatını kaybetmiştir. Ailesi kızlarının eşinden aylarca şiddet gördüğünü, yaşadığı şiddeti kimseye anlatmaması için eşi tarafından telefonuna el konulduğunu belirtmiştir.
Merkeze bağlı Dönerdere köyünde 6 çocuk annesi 43 yaşındaki Güzel Koçyiğit, 26 Mayıs’ta intihar etti denilerek şüpheli biçimde yaşamını yitirmiştir.
Diyadin’e bağlı Aşağı Kardeşli köyünde 17 yaşındaki Zana Polat, 4 Haziran’da evde silahla oynarken tabancanın ateş alması sonucu yaşamını yitirdiği iddia edilmiştir.
Taşlıçay'ın Dilekyazi köyünde 21 yaşındaki Kübra Taşdemir, 11 Haziran’da kaldıkları yayla çadırında asılı bulunduğu iddia edilmiştir. Ailesi, bir yıllık evli olan Kübra’nın eşi tarafından telefonuna el konulduğu için bir süredir kendisine ulaşamadıklarını ve kızlarının intihara sürüklendiğini beyan etmiştir.
Yine Diyarbakır Kayapınar ilçesinde 1 yıllık evli 19 yaşındaki İ.A, 10. kattan atlayarak, Bağlar ilçesinde Şükran Dursun’un ise 5. kattan atlayarak intihar ettiği ileri sürülerek şüpheli biçimde yaşamını yitirmiştir.
Son olarak; Mardin Kızıltepe’de 33 yaşındaki Sebahat Oral, Nusaybin’de 65 yaşındaki Zeynep Yalçın, Midyat’a S.A ve Merkez Artuklu ilçesinde 28 yaşındaki Şehriban Çatı intihar ettikleri ileri sürülerek yaşamlarını yitirmiştir.
Şüpheli biçimde yaşamını yitiren kadınların büyük çoğunluğunun vücutlarında darp izleri ve şiddet gördüklerine dair bulgular söz konudur. Aynı şekilde aileler de yaşamını yitiren çocuklarının eşlerinden, eşlerinin ailelerinden şiddet gördüğünü, otopsi raporlarında öldürülmüş olabileceklerine dair emareler bulunduğunu beyan etmiştir. Fakat bu korkunç tabloya ve aile beyanlarına rağmen kadınların şüpheli biçimde yaşamlarını yitirmesiyle ilgili ciddi bir soruşturma yürütülmemiş ve bu ölümler intihar denilerek, sıradanlaştırılarak kapatılmaya çalışılmıştır. Fakat bu ölümler intihar bile olsa, bu kadar kısa sürede bunca kadının intihara sürüklenmesi dahi tek başına incelenmesi ve araştırılması gereken bir durumdur. Bu realiteye rağmen kadınların şüpheli biçimde yaşamını yitirmesiyle ilgili kapsamlı bir soruşturma açılmadığı gibi hem Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı hem de söz konusu illerin Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlükleri hiçbir girişimde bulunmamış ve konu hakkında herhangi bir açıklama dahi yapmamıştır.
Sadece son birkaç ayda yaşanan ve intihar olduğu iddia edilen bu şüpheli kadın ölümlerinin yanı sıra kadına yönelik her türlü şiddet de gün geçtikçe artmaktadır. Dolayısıyla bu şüpheli ölümler başta olmak üzere gittikçe artan kadına yönelik her türlü şiddetin, kadın cinayetlerinin ve kadın intiharlarının araştırılması, kadınları intihara sürükleyen nedenlerin tespit edilmesi ve tüm bunlar için önleyici politikaların tartışılması amacıyla bir araştırma komisyonun kurulması elzemdir.