Karademir Ailesinden Patnos Cezaevinde İşkence ile Ölüm İddiası

İddiaya göre, 8 Haziran Çarşamba günü firar eden ve yaklaşık 10 dakika sonra yakalanan Kadir Karademir, intihar şüphesi ile Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırıldığı, yoğun bakımda gördüğü tedavinin ardından 13 Haziran Pazartesi günü vefat ettiği belirtildi.

İLKHA'ya konuşan aile, Kadir Karademir'in işkence sonucu öldüğünü ve olayla ilgili suç duyurusunda bulunduklarını belirttiler.


Kardeşinin cezaevi ortamından dolayı firar etmek istediğini kendisine söylediğini belirten İsmail Karademir, kardeşinin ölümünde ihmallerin de olduğunu savundu.

Kardeşinin kaç yıl önce bir kişiyi yaralama suçundan dolayı hüküm yediği ve hükme itiraz ederek temyiz dilekçesi verdiklerini hatırlatan İsmail Karademir, "Kardeşime gelen ceza için temyiz dilekçesi yazıp Ağrı Adliyesi'ne teslim ettik. Kardeşim yaralamadan dolayı hüküm yedi. Kardeşimin temyiz dilekçesi içeride kayboldu. Bir hafta sonra kardeşim yakalandı. Cezaevinde tekrar dilekçe verdi, daha önce temyiz dilekçesi verdiğine dair beni aradı ve Ağrı Adliyesi'ne gitmemi istedi. Gittim araştırdım, verdiğimiz dilekçe yoktu. Kardeşim Ağrı'da cezaevinde kalıyordu, bir yılı burada tamamlandıktan sonra zorunlu olarak açık cezaevine gönderildi. Bir yıl orada kalıp denetimli serbestlikten istifade edecekti. Geçen gün Patnos Açık Ceza İnfaz Kurumuna geçti. Gittiği gün beni aradı ve morali güzeldi. Aradan bir gün geçtikten sonra kardeşim beni aradı, 'Ağabey ben firar edeceğim' dedi. Niye diye sordum o da gardiyanların çok sıkıntılı olduğunu ve kendisinin sorun yaşadığını bana anlattı. Ben de firar etmenin doğru olmadığını söyledim. Telefonu kapattıktan 10 dakika sonra firar teşebbüsünde bulunmuş." dedi.

Kardeşi yakalandıktan sonra tek kişilik hücreye atıldığını söyleyen Karademir, "Firarı cezaevine bildirilince jandarma kardeşimi yolda yakalıyor. Jandarma kardeşimi alıp yine Patnos ilçesindeki Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na götürüyor. Kapalı cezaevinden bir gün sonra beni aradılar kardeşimin intihar teşebbüsünde bulunduğunu ve durumunun iyi olduğunu söylediler. Ağrı Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde yatıyordu, ziyarete gittik. Sağlık personelleri kardeşimin büyük abdest dışkısında hapların olduğunu, çamaşır suyu içtiğini ve ardından kendini asarak intihar ettiğini belirttiler. Kardeşimi getiren jandarma personeli ile görüştüm, nasıl yakalanmış diye, onlar da kardeşimin yol uygulamasında yakalandığını ve kendisinin tek kişilik hücreye atıldığını söylediler. Tek kişilik hücrelerde çarşaf verilmez, çamaşır suyu bulunması imkânsız, hap bulması imkânsız." ifadelerini kullandı.

Kardeşinin vücudunda darp izleri olduğunu söyleyen Karademir, kurumda 8-9 kişilik 'kırım ekibi' olarak adlandırılan işkence ekibinin olduğunu iddia etti.

Karademir iddialarını şöyle sürdürdü:

Kardeşimin ölümde ihmaller söz konusu. Her ne kadar firar etmişse de hücreye atılması değil prosedüre göre koğuşa gönderilmesi gerekirdi. Cezaevi personeli de hem mahkûmun psikolojisinden anlamıyor ve hem de sistemlerini orada dayak ve işkence üzerine kurmuşlar. Kardeşim burada 3 gün yoğun bakımda kalıyor, tedavi görüyor ve vefat ediyor. Kardeşim vefat ettikten sonra otopsi yapıldı ve sonrasında cenazeyi yıkamaya aldılar. Kardeşimin vücudunda büyük darplar gördüm. Sırtında, bacaklarında, omuzlarında, kaburgalarında bayağı bir darp izi vardı. Patnos L Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda yaklaşık 17 vaka var, işkence iddiasının olduğu ve Patnos'ta kurulmuş 8-9 kişilik 'kırım ekibi' var. Bu ekip işkence ekibi. Kardeşimin darp edilmesi ile ilgili suç duyurusunda bulunduk, süreci avukatlarımız ile takip edeceğiz.
Ağrı Şehir Mezarlığı'na defnedilen Kadir Karademir'in olayı ile ilgili Adalet Bakanlığı'nın soruşturma başlattığı ve bütün gardiyanların ifadesinin alındığı öğrenildi.