Bir Yeşilçam Klasiği Ağrı'da Doğal Platosunda Yaşanıyor

Ege’nin kurak köylerinden birinde su kaynaklarının arazisinden çıktığı zalim bir toprak sahibinin tüm yakarışlarına rağmen köylülere bir damla suyu çok görmesini konu alan filmin çekimleri 1963 yılında tamamlanır.Sansür nedeni ile Türkiye de gösterime sokulmayan film ilk gösterimini 1964 yılında Berlin Film Festivalinde gerçekleştirerek burada festivalin en büyük ödülü olan Altın Ayı ödülüne layık görülü. Başrollerini hemşerimiz Erol Taş ile birlikte Hülya Koçyiğit ve Ulvi Doğan’ın oynadığı film susuzluk temasını işler.

Yapımının üzerinden 60 yıl geçmiş olan film şimdilerde Ağrı’da dilekçesi kabul edilmeyen ,sümen altı edilen ve sesi kısılmaya çalışılan köylülerin çaresiz bakışları arasında bir film platosunda değil Ağrı’nın bir köyünde sergileniyor.

Ağrı’nın Taşlıçay İlçesi Aşağı Dumanlı Köyü eski su kaynaklarının sonucu 3 aydır tamamen susuz kalmış ve yaptıkları tüm girişimlere rağmen sorunlarına çözüm üreten bir yetkili bulamamışlar.

Susuz Yaz Filminin ana karakteri Osman’ın bir önceki Ağrı Valisi Osman Varol ile adının aynı olmasının tamamen tesadüf olduğu Susuz Yaz filminde olduğu gibi Aşağı Dumanlı Köylülerininde susuzluktan ciğerleri yanmış ,çıkan ot yangınlarına bile müdahale edemediklerinden koca bir yılın emeğide heba olmuş.

Köylere hizmet götürme birliği adı altında Ağrı İl Özel İdaresi emrinde çalışan yapının çözemediği bu devasa (!)sorun Eleşkirt’te Gömü Çalışmaları ile ilgilenen seçimlerde makam aracında milletvekili adayı ile köy köy dolaşıp destek isteyen Ağrı İl Genel Sekreteri Erhan Tenekeci’ninde dikkatinden kaçmış olmalı ki Köy Muhtarı son çareyi CİMER’e yazmakta bulmuş.

Gazetecilere açıklamasında çalmadık kapı bırakmadığını söyleyen Köy Muhtarı Tınaz Bucak son çare İlçe Kaymakamı Adem Topaca'yı, Cimer üzerinden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a Şikayet ettiğini söylemiş.

Aşağı Dumanlı Köyünden gelen fotoğraf kareleri de aslında durumu çok net bir şekilde tüm vehameti ile gözler önüne sermiş.

Şimdi Valilik yerine arazi sahibi Osman havasında kenti idare eden eski mülki amir olmadığına, İl genel sekreterinin tek katılımlı AVM projesini teslim edip aday açıklanma sürecine kadar seçim çalışmaları sürdürmeyeceğine göre sanırım Aşağı Dumanlı Köyünü ‘’ Susuz Yaz’’dan kurtarma süreci başlatılabilir.

Ağrılılara basın aracılığı ile verdiği ilk demecinde ‘’ İnsanı Yaşat ki Devlet Yaşasın ‘’ düturu ile harket eden Valimiz Mustafa Koç’a yine Şeyh Edebali’nin ‘’ Yalnızlık korkanadır. Toprağın ekim zamanını bilen çiftçi başkasına danışmaz. Yalnız başına kalsa da! Yeter ki toprağın tavda olduğunu bilebilsin.’’ öğüdünü hatırlatarak köylülerin çaresizliğini sonlandıracak ‘’İnsanı Yaşatan Devleti’’ hayata geçirmesini bekliyoruz.