Açık oturum… Fransızca kökenli panel kelimesiyle aynı olan bu kavram, güncel bir konu üzerinde bir grup konuşmacının herkese açık yaptığı toplantı anlamına gelir. Çok afili bir karşılığı var, öyle değil mi? İnsanı büyük bir beklentiye sokuyor!
Şimdi memlekette birileri ortaya çıkmış ve bu kişiler kendi alanında uzman olduğunu iddia etmektedirler. Ve sözüm ona bu uzman şahsiyetler sayesinde uzman olmayı zinhar beceremeyen bizler onları dinleyip cehaletimizi gidereceğiz(!) E haliyle onların engin bilgilerinden ve erdemli duruşlarından biz fukaralar da nasipleneceğiz! Ve ertesi gün olduğunda, kendi aramızda açık oturumcuklar yaparak memleket meseleleri üzerine konuşacağız. Allah onları başımızdan eksik etmesin(!) Onlar sayesinde cahillikten kurtulduk, onlar sayesinde birkaç kelam etmeyi öğrendik. Ha bir de, onlar sayesinde daha medenice küfretmeyi ve daha ilkelce saygı duymayı öğrendik(!) Mesela "sayın bilmem ne beyefendi" ya da "saygıdeğer hanımefendi" diye başlayan bir cümlenin -haşa huzurdan- "sizler alçaksınız" sözleriyle bitirmeyi başka nereden öğrenebilirdik ki? Çünkü bizim toplumsal genlerimizde saygıyla başlayan bir konuşma saygıyla biterdi. Ya da kavgalarımız öyle saygı edebiyatıyla falan başlamazdı, doğrudan olaya girerdik paldır küldür. Yani cümlelerimiz öyle sonradan falan evrilmezdi. Neysek oyduk.
Gelin görün ki bugün öyle mi? Artık bazı açık oturum uzmanlarımız var bizim. Hem de bu işi profesyonelce yapıyorlar. Ve her an birbirlerine sarılmaya ya da saldırmaya hazırlar bu arkadaşlar. Sanırım bizler de artık o beklentiye girerek izliyoruz. Mesela kavga olmadı mı hiç tadı olmuyor açık oturumların. Açıyoruz ama oturduğumuza değmiyor(!) Şöyle birisi birisine bir şey fırlatmadı mı tadı çıkmıyor ki. İnsan en azında "sen şusun, sen busun" denilmesini bekliyor, değil mi ya? Çok da mühim değil iktisatmış, politikaymış! Zaten bunları hepimiz biliyoruz!!! Bizim sizlerden beklentimiz daha çok kavga(!) E çünkü bundan önceki programlarınız asıl programının fragmanı gibiydi. Mesela bir şeyler fırlatmak, mesela hiddetlice söz kesmek, mesela yayını terk etmek… E bunları yapmıştınız. Dahası lazım bize(!) Madem dahasını yapmayacaktınız bizi niye alıştırdınız kavgalarınıza? Oturup saatlerce sizleri izliyoruz o kadar. Yetmiyor şurdan burdan videolarınızı da seyrediyoruz. Hatta siz sinirlenip bağırdığınızda galeyana gelip bizler de bağırıyoruz. Öyle ki, bazılarımız tamamen sizci bile olabiliyor. Yanlış anlamayın, karşılığında öyle bilgi falan beklediğimiz yok ha! Zaten hep aynı şeyleri söylediğiniz için ezberledik söyleyeceklerinizi ve hatta neci olduğunuzu bile artık iyi biliyoruz. Biz sizden sadece daha fazla kavga istiyoruz(!)
Eğer yukarıda bahsedilen şeyleri daha fazla yapmazsanız, bilin ki bir gün sizleri açacağız ama oturmaz olaydık diyeceğiz(!)
Ne diyeyim; umudum odur ki, bu halk kavgalarınıza tanık olup sizlerin adına utanmaz bir daha. İmkânsız olsa da umut işte.
Kalın sefa ile...