Hepimizin gözü aydın(!) Artık nur topu gibi yeni bir insan türümüz var. Bilim insanları henüz bu türe yakışır bir isim bulamasalar da ortak karakteristik özelliklerini tespit etmiş bulunmaktadırlar. Bilim için anlamsız ama insanlık için daha da anlamsız olan bu türün keşfi, tüm dünyada ibretle takip edilmektedir. Gelin şimdi henüz isimlendirilemeyen bu türün karakteristik özelliklerine bir göz atalım.
Nerede yaşadıkları ve kim oldukları tam olarak tespit edilemeyen bu tür, en çok toplumsal ve ekonomik krizlerden beslenmektedir. Devletin ve halkın zaaflarından yararlanmak için her türlü ihanetin göbeğine bayrak dikmekte mahirdirler!
Bilim insanlarının gönülsüz de olsa insan türüne dâhil etmek zorunda kaldıkları bu tür, cismen insana benzese de esasen hiçbir canlı türüne benzememektedir. Yaşam alanları daha çok nezih ve ciddi alanlar olsa da, gecenin bir yarısı kuytu bir ağacın altından ya da bir kayanın dibinden üryan bir şekilde çıkabilme yetisine sahiptirler. Bu yüzden geniş bir yaşam alanına sahiptirler(!)
Hemen hemen her şeyi yiyebilen bu türün favori yiyeceği fakir fukara hakkıdır. Bunun dışında ara öğünlerinde arada bir birbirlerini yedikleri de tespit edilmiştir. Mideleri bir timsah midesi gibi en zor yiyecekleri bile sindirebilmektedir.
En belirgin özellikleri arasında, çıkarları için her türlü ahlâki ve hukuki değerler üzerinde tepişmek, olabildiğince yalana, riyaya bulaşmak ve alabildiğine kendini beğenmek ön sıradadır.
Bu tür, dünyanın en obur yaratığı olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedirler. Bu yolda en büyük rakipleri olan vampir yarasayı geçerek Guinness Rekorlar Kitabı'na girmeye aday olmakla beraber doymak bilmez yapısıyla dikkat çekmektedir.
Zerre kadar devlet ve millet hissiyatı olmayan bu canlı türü, özellikle kargaşa ortamlarını çok sever. Hem kargaşayı çıkarmak için çaba gösterir hem de bu kargaşadan zarar gördüğünü iddia ederek çift yönlü bir menfaat elde eder. Bu kapsamda, her türlü hinlik için yüksek bir düşünsel zekaya(IQ) sahiptir. İlaveten duygu sömürüsünü de üst seviyeden yapabilen bir duygusal zekaya(EQ) sahiptir.
ve saygı gibi erdemli duyguları çok zayıf olmakla birlikte, gelişkin türdeşlerinde bu erdemli duygular yerini tamamen paraya bırakmıştır. Öyle ki, yapılan gözlemlerde, tek başlarına kaldıklarında paralarıyla konuştukları bile tespit edilmiştir(!) Hatta paralarıyla aşk yaşayıp, bu aşktan dolayı kıskançlık krizlerine girdikleri bile söylentiler arasındadır. Paralarının bir kısmını kaybetmeleri halinde travmatik ruhsal sorunlar yaşarken, tamamını kaybetmeleri halinde ise canlı olma özelliklerini bütünüyle yitirirler.
Ola ki etrafınızda bu türden birileri varsa, haysiyetli bir yaşam açısından kendinizi, sevdiklerinizi ve daha da önemlisi bu cânım vatanı onlardan koruyun!!!
Kalın sefa ile...