Kara delikleri birçoğumuz biliriz ya da en azından duymuşuzdur. Evrenin canavarları olarak bilinen şu ilginç gök cisimlerinden bahsediyorum. Çok basitçe hatırlatmak gerekirse şöyle anlatabiliriz: Kara delikler yıldızlar ömürlerini tamamladıktan sonra patlayarak kendi içine doğru yoğunlaşmaları sonucu oluşurlar. Örnek vermek gerekirse, binlerce tonluk demir bir blok düşünelim. Bu demir bloğu öylesine sıkıştırırız ki bir kibrit kutusuna sığabilecek bir noktaya gelir. Böylece bir kibrit kutusuna sığan binlerce tonluk demir, altındaki zemini delecek kadar güçlü bir kuvvet uygular. İşte yıldızlar da patlayınca uzay - zamanda böylesi bir delik oluşturur. Açtıkları bu delik güçlü bir çekim etkisi yarattığı için etrafındaki kimi şeyler bu açılan deliğe düşer. Gelin görün ki bu kara deliklere düşen cisimlerin başına ne geldiğini kimse bilmez. Hatta bu kara deliklerin içinde nelerin olduğunu da bilim çözememiş durumda.
neyse, şimdi gelelim asıl meseleye. Astrofizikteki bu kara deliklerin bir benzeri de toplumlarda vardır. Toplumlardaki kimi insanlar da gökteki yıldızlar gibi önce parlarlar bir anda. Ettikleri sözlerle, yaptıkları eylemlerle büyük bir ilgi odağı olurlar. Saygınlık, nüfuz ve şöhret kazanırlar böylece. O kadar ışıldarlar ki birçok insan onlarla bağlantı kurmak için paralar kendilerini. Etraflarındaki bu ilgi bu yıldızları iyice büyütür. Doruklarda dolaşırlar ve güçlerini iyiden iyiye artırırlar. Dolayısıyla insanlar nazarında inanılmaz bir güven kazanırlar. Bu güven duygusundan dolayı toplum onlara karşı savunmasız duruma düşer. Ve sonunda ne mi olur? Bu kocaman yıldızlar bir anda gökteki yıldızlar gibi patlarlar. Ama patlayıp da yok olmazlar. Tıpkı kara delikler gibi derin bir çukur oluştururlar. İnsanları oluşturdukları kapkara bilinmeze sürüklerler. Yarattıkları çukur ona güvenenleri kendi içine sürükler. Fakat ona güvenenler o kadar savunmasızdır ki ne yaşadıklarını bile anlayamazlar. Kayboldukça kaybolurlar karanlığın içinde. Kurtulmak isterler elbet. Ancak, o kadar güçlü bir çekim etkisi yaratmışlardır ki kimse onların çukurundan kurtulacak iradeyi gösteremez. Ve nihayetinde ya yok olup giderler ya da gözlerini hiç bilmedikleri bir yerde açarlar.
Öte yandan toplumun bu kara delikleri kozmik kara delikler gibi değildir. Zira kozmik kara deliklerin evrene çok ciddi faydaları vardır. Kozmik kara delikler evrenin ayrıştırıcıları hatta bir manada çöp kutuları gibidir. Evrendeki fazlalıkları ve kalabalığı eriterek kaosun artmasına engel olur. Ancak toplumsal kara delikler insanları kullanarak onların geleceğini yok etmek gibi onursuzca bir maksat peşine düşerler. Toplumun bu kara delikleri bireylerin dini hassasiyet, ekonomik düşkünlük ve sosyalleşememe gibi zayıflıklarını kullanarak onları kapkara çukurlarında zincire vururlar. Tıpkı kozmik kara deliklere giren maddelerin formlarını yitirmesi ve hatta zaman mefhumunun yok olması gibi toplumsal kara deliklere giren insanlar da kendilerini öylesine kaybederler ki tanınmaz hale gelirler. Nasıl ki kozmik kara deliklerde zaman yok oluyor ya da yavaşlıyorsa toplumsal kara deliklerde de haysiyet ve iffet gibi değerler yok olmakta ya da azalmaktadır.
Peki şimdi şunu sorabilirsiniz: ‘‘Nerede bu toplumun kara delikleri ve onları nasıl tespit edebiliriz?’’ Cevap yine sorunun içindedir. Nasıl ki gökteki yıldızlar patlayıp kara deliğe dönüşmeden önce ışıltılarının zirvesini yaşıyorlarsa toplumun kara delikleri de kara deliğe dönüşmezden evvel parlaklıklarının zirvesini yaşarlar. Dolayısıyla her kim ki toplumda olduğundan daha fazla parlıyorsa bilin ki o bir kara deliğe dönüşecektir. Bilin ki o sizin sahip olduğunuz her şeyi elinizden almak için parlamaktadır.
Sevgili canlar; insanın kendi ışığından daha değerlisi yoktur. O ışık ise zihin ve vicdan sahibi her insanda bulunur. Eğer ki bir karanlığa düştüysek başkalarının parlaklığındansa kendi ışığımızı içimize çekelim!
Kalın selametle…
Ağrı 3 Yıl Önce
İnsanları kınamak ne kadar doğru. Hele hele neler yaşadıklarını bilmeden, dürüstlük adına ödedikleri bedelleri bilmeden.
Emine 3 Yıl Önce
Cemil Meriç'in güzel bir sözü vardır.Der ki Meriç:" İzmler idrakimize giydilirmiş deli gömlekleridir." Barış beyin de bahsettiği gibi kişi kendi akıl fikir ve izanını kullanırsa o kara deliklere itilmeyecektir.
Yakınlardan... 3 Yıl Önce
Işık. Bir ses ya da bir bakış. Işıktır varlığı birilerinin.