Peker'in açıklamalarının hemen başında kendisini uyardıktan sonra içişleri Bakanı Süleyman Soylu'yu savunan bir metin kaleme alan Alaattin Çakıcı'nın uzun bir süredir suskun kalması sonrası nerede olduğu merak konusu oldu.
Sedat Peker'in açıklamalarının devam ettiği ve gözler önüne serilen kirli ilişkilerin Türkiye gündeminin 1. sırasında yer aldığı süreçte rahatsızlıklar hergün biraz daha artınca Cumhur ittifakının amansız savunucusu Alaattin Çakıcı da sısrra kadem bastı.
Çakıcı'nın suskunluğu sonrası nerede olduğu merak konusu oldu.
Alaatyin Çakıcı,Peker'in açıklamalarının hemen başında şu ifadelerle Sedat Peker'i uyararak Sülayman Soylu'yu savunmuştu ;
Son günlerde Türkiye’nin geçmişine yönelik bazı oluşumlar deşifre edilmektedir. Bunların hepsi devlet arşivinde mevcuttur. Bugün gündeme getirmek FETÖ’ye, HDP’ye, CHP’ye, Davutoğlu ve Babacan’a ve bazı İyi Partililerin eline geçmişten kaynaklanan bazı oluşumlarla ilgili silah vermektedir. Devletimiz zaman zamanı geldiğinde her türlü yasadığı pisliğe bulaşmış olanları layık olduğu yere kapatıp devlet kurumları içerisinde bu tip insanlarla iş birliği yapanlardan dolayı bağırsaklarını temizleyecektir. Aziz Türk milleti bundan emin olsun.
Cumhuriyet tarihi terörle mücadele etmiş en İçişleri Bakanı Sayın Soylu ilgili bir şeyler söylenmektedir. Sayın Soylu’yu Türkiye tanıyor. Terörle ilgili bedenini 5 bin derecedeki ateşin içine atmıştır. İnsan bir şeylerin ortaya dökülmesini istiyorsa sapla sapanı birbirinden ayırmasını bilmeli. Yurt içi ve yurt dışımda Türküm, Türkmenim, devlet benim için her şeydir diyenlere şunu hatırlatmak isterim, birileri yanlışın içindeyse Türkiye’nin bekası söz konusu olduğu bu dönemde görevini ifa edenlere söz söylememesi gerekir.
Bu açıklamalarının ardından sessizliğe bürünen Çakıcı'nın nerede olduğunu T24'ten Tolga Şardan Büyüteç isimli köşe yazısıyla şu şekilde aktardı;
PEKER'E AYAR VEREN MEKTUP
"Cezaevinden tahliye olduktan sonra ilk iş MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi, ardından da beraberinde Eski MHP milletvekili ve emekli asker Engin Alan'ın yanı sıra Susurluk sürecinin önemli isimlerinden Korkut Eken'le birlikte Eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar'ı Bodrum'daki Yalıkavak Marina'da ziyaret edip fotoğraf çektiren Çakıcı, deyim yerindeyse bir anda buharlaşıverdi.
Oysa daha bir ay önce tıpkı bir "kanaat önderi" misali yazdığı iki sayfalık mektupla isim vermeden Peker'e yönelik şunları söylemişti:
"Yurt içi ve yurtdışında 'Türk'üm, Türkmen'im, devlet benim için her şeydir' diyenlere şunu hatırlatmak isterim. Birileri yanlışı içindeyse Türkiye'nin bekası söz konusu olduğu bu dönemde görevini ifa edenlere söz söylenmemesi gerekir. Kişilerin birbirleri ile özel ilişkileri bile olsa mahremde kalmalı."
"SUS VE PİYASADAN KAYBOL" TALİMATI
Doğrusu; ortalık bu kadar karışıkken, ben de merak ettim Alaattin Çakıcı'nın nerelerde olduğunu?
Ankara ve İstanbul çevrelerinde yaptığım araştırmada sorunun yanıtına ulaştım.
Emniyet kaynaklarından elde ettiğim bilgilere göre, birileri Çakıcı'ya 'sus ve piyasadan çekil' demiş.
Cezaevinden çıkış süreciyle birlikte kimilerine göre "fazlasıyla piyasada görünen ve dikkat çeken, siyasi polemiklerin ve tartışmaların odağında yer alan" Çakıcı için yeni bir hayat organize ediliyor sanırım.
YENİ ADRES YAVRU VATAN!
Yine edindiğim bilgiye göre; Çakıcı, durum normalleşene kadar bir süre Türkiye sınırları dışında yaşayacak.
Gözlerden ırak kalması sağlanması amacıyla Çakıcı'nın bir nevi zorunlu ikamet olarak da tanımlanabilecek yeni adresi Yavru Vatan!
Büyüteç yayımlandıktan sonra Çakıcı muhtemeldir ki, Ankara veya İstanbul'dan hatta Bodrum'dan da görüntü verebilir. Ama bir detay daha vereyim.
Çakıcı'nın ikamet etmesinin ötesinde işlerini yürütmesinin sağlanması amacıyla Kıbrıs'ta bir ofisi olacak. Öyle ki, tefrişi de bitti ya da bitmek üzere."