Merhaba Sevgili Gönüldaşlar..
Sözlerime,ünlü Fransız cerrah ve fizyolog olan Alexis Carrel’in meşhur sözü ile başlamak istiyorum..
“İnsanın saadetine bir şey katmak isteniyorsa, hizmet arzusu zaruridir.”
Bu sözün,benliğimde yaratmış olduğu hizmet hazzını tarif etmek,benim için gerçekten çok zor.Çünkü hizmet edilen bir konuda insan saadetine ve geleceğine sunulan katkı,benim için fazlasıyla elzem bir durum..
İnsan saadetine hizmet adına,2015 yılından bu yana kapalı olan Ağrı Dağının yeniden tırmanışa açılması ve dağcılık faaliyetlerinin yeniden başlatılması ile turizm noktasında oluşabilecek hareketlilik,Serhat şehrimizin geleceğine dair çok önemli bir değer ve kazanım katacaktır.
Ağrı dağının içinde barındırmış olduğu mistik ruh ve inanç turizmi,memleketimiz insanlarına yeni kapılar ve yeni iş kolları yaratabilecektir. Bununla beraber buraya gelen,yerli ve yabancı turistlerin sağlayacağı ekonomik katkının yanı sıra ortak miras öğelerinin tanıtılmasında ve tanınmasında da büyük önem arz edecektir..
Aynı zamanda Ağrı Valiliği bünyesinde Ağrı Belediyesi,Ağrı İl Tarım Orman Müdürlüğü ve Ziraat Bankası arasında imzalanan “küçükbaş” hayvancılık protokolü ile yılda 150 bin ve 5 yılın sonunda da 750 bin küçükbaş hayvanın emekçilere verilecek olması,bölge halkının Ağrı Dağı eteklerinde yaylacılık faaliyetlerini geliştirmesi ve ekonomik anlamda refah seviyelerini yükseltmelerine olanak sağlayacaktır.
Endemik bitki türleri bakımından çok sayıda çeşitli olmasıyla bilinen Ağrı Dağı, kurulması muhtemel bir komisyon ile buralarda gözlem ve araştırma yapılarak,bu tarz bitkilerin alternatif tıp adı altında Dünya pazarında kendine yer bulmasıyla beraber, “Sağlık Turizminin” Ağrı Dağın’dan boy göstermesi hem tanıtım açısından hem de Eko Turizminin canlanması adına hayal dahi edemeyeceğimiz bir ivme katacaktır.
Bunlar yapıldığı takdirde,gerçekten de Ağrı Dağının yeniden tırmanışa açılması “tadından yenmeyecek” bir durum haline gelecektir..
“Bacasız Sanayinin Dayanışma Aktörleri”
Uzun yıllardır şehrimiz, bürokrasinin göstermiş olduğu dayanışma kültürüne hiç bu kadar yakından tanıklık etmemişti.
Memlekete hizmet adına kişisel düşünceleri bir kenara bırakıp,ortak akıl ve fikir yürüterek şehrin sosyo-ekonomik ve sosyokültürel anlamda ivme kazanmasını sağlamaya çalışmaları gerçekten çok mutluluk verici bir durum.
Bürokrasinin çatlak vermediği ve uyum içinde çalıştığı kişilerin başında Sayın Valimiz Dr.Osman Varol ve Sayın Belediye Başkanımız Savcı Sayan geliyor. Bu ikilinin özverili ve uyum içinde hareket ediyor olması,Serhat şehri insanlarımızın adına ileriye dönük bir “Saadet”olacaktır.
Sayın Valimizin Ağrı Dağının Tırmanışa açıldığı programda söylediği bir sözü sizlerle paylaşmak istiyorum. Sayın Valimiz Yapmış olduğu konuşmasında: "Dağın tırmanışa açılması bundan sonra yapacaklarımız için bir milat" sözlerini sarfetmişti. Ben de bu sözün üzerine,inşallah bu bizler için bir milat olur ve kazanan Ağrı halkı olur demek istiyorum.
Aynı zaman da Belediye Başkanımız Sayın Savcı Sayanın da dediği gibi: Ağrı inşallah dünyaya açılan bir pazar haline gelir. Ve 81 ilden biri olan Serhat şehrimiz,Türkiye ekonomisin de ilk 10 içinde yer alır.
Sözlerime son vermeden önce,Ağrı Dağının şehrimize ciddi ekonomik gelirler sağlamasını temenni ederken,şehri yönetenlerin birlik ve beraberlik içinde çalışmalarının daimi ve ilelebet olmasını canı gönülden arzuluyorum.
Bacasız Sanayi Serhat Şehrine Çok Yakışacak..
Sağlıcakla Kalın..