Ağrı Öğretmenler Anadolu Lisesi 12.Sınıf Öğrencisi Mustafa Alevci’nin Okul Dergisi İçin Yazmış Olduğu “Değerini Bilmek Gerekir Hayatın…” adlı makaleyi gençlerimizi yazım hayatına kazandırmak adına paylaşıyor takdiri sizlere bırakıyoruz.
Değerini Bilmek Gerekir Hayatın…
Hayatın değerini bilmek gerekir… Hayatın, sevginin, ailenin, dostluğun, aşkın…
Hayat gerçekten çok acımasız… Bir şekilde hayatın bir yerinden tutunmaya çalışıyoruz Her şeye rağmen direnebiliyoruz… Öyle ki yaşanılan zorluklar pes ettirebiliyor biz insanları Pes etmek kolay gelebiliyor bazen… Kendini veya çevredekileri suçlamak, her şeyi karşı tarafa yıkmak rahatlatıyor bazen içimizi…
Kaçmamalı insan, yaşanan sorun her ne şekilde olursa olsun kaçmamalı… Olayların karşısında bişeylerin arkasına saklanmak ve kaçmak… Ne kadar yanlış halbuki!! Ya da susmak çoğu zaman, susuşların arkasına saklanmak… Susarak hiç bir şey halledilemez… Paylaşamazsın en basit derdini bile Bu sefer içinle konuşmaya başlarsın Kendinle hesaplaşıp, sorgulamaya başlarsın O zaman kendi kendini yersin
Halbuki konuşmalı insan, derdi neyse kimleyse konuşmalı, haklı haksız yönlerini çıkarmalı ortaya… Ne malum beklide haklı olan taraf sensindir Boşuna kendini yıpratıyosundur İşte bu yüzden susmamalı insan, konuşmalı her şeyi… İnanıyorum ki konuşulduğu taktirde çözülmeyecek sorun yoktur…
Çokta irdelememek lazım hatayı… Bir olayın üstüne gitmek her zaman iyi sonuçlar doğurmaz Hatayı ve hayatı ne kadar sorgularsan o kadar sorun çıkarır sana… Onun sorun çıkaracak bir nedeni vardır mutlaka… o yüzden es geçmeli bi takım şeyleri, hele karşında sevdiğin değer verdiğin bir kişi varsa boşver bu seferlik tüm hataları…
Hayat insana her dakikasında bir oyun oynarken, bizler hayatla ve bu oyunlarla başa çıkabileceğimiz yönleri görmezden geliyoruz
Bazıları ailelerini hiçe sayar, milyonlarca acı çektirir onlara… alttan alamaz bir türlü, çekişir sürekli… Kendisini anlamasından yakınır halbuki oda ailesini anlamıyordur o esnada… Sanki bir ailesi daha olabilecekmiş gibi davranır…
Bazısı dostunu,arkadaşını küçücük bi sebepten dolayı kırar, kaybeder onu, bazen de elinin tersiyle iter dost elini sebepsiz yere…
Ya aşk… Aşk çok kolay yakalanmıyor… Eğer aşk ayağının dibine kadar geliyorsa tutmalı onu, yakalamalı yakasından… Bazen fark edilmez aşk, yanındadır, sana ses verir en derin yerinden ama anlayamazsın bazen, yada anlarsın da yokmuş gibi davranırsın… Öyle davranmak daha kolaydır çünkü, çünkü aşk zordur, bulması da elinde tutması da… Korkarsın yani,yani kaçarsın aşktan… o kovalar sen kaçarsın… Ne büyük yanılgıdır aşktan kaçmak… Oysa ki hep içindedir o, onunla nefes alırsın çoğu zaman ama korkularının yanında aşk küçük kalır
Aşkı küçültmemeli “bu aşktan korkuyorum, sonu kötü olabilir, kaçayım ben bu sevdadan, nasılsa tekrar aşık olurum unuturum onu” demek ne büyük saçmalık Belki o an yaşadığın aşkı ve coşkuyu bir daha bulamayacaksın…Belki hayatında bir çok şeyi kulak ardı ettin, korktun, kaçtın ama aşktan korkma bunu aşka yapma… koru onu en güzel şekilde…
Yani kısacası değerini bilmek lazım hayatın… Hayat gerçekten çok kısa… Yaşamanın, aldığımız nefesin ve hala bedenimizde olan ruhun değerini bilmeli… Unutmamak gerek; bir tekrarı daha yok bu hayatın, erteleme hayatı ve küçücük bir yaşanma ihtimali olan isteklerini…
DÜN BİTTİ…
BUGÜN HALA DEVAM EDİYOR…
YARIN BELKİ OLMAYABİLİR…
BUNUN İÇİN HAYATIN DEĞERİNİ BİL…
Hamza söylemez 5 Yıl Önce
Umut Yazıcı 5 Yıl Önce
Tebrikler kardeşim
esra 5 Yıl Önce
helal olsun kardesim
Ağrı 5 Yıl Önce
Bunları bir çocuk bile anlamış yetişkinler anlamak istemiyor okumuş geçinenler ise oldukça trajiktir anlamıyor hep birbirini suçlayan kendinde olan sıkıntıları başkasına yükleyen bu uğurda rahatlıkla yalan bile söyleyebilen baskın çıkmak için 50 takla atan biri kötülenirse göbek atan iki yüzlülüğü meslek haline getirmiş merkezinde kendinden başkasına ne olmuş canı cehenneme diyen sevgiden saygıdan hoşgörüden düşünmekten yoksun egosuna vasıfsız itaat etmiş tüm yetişkinlere bu yazıyı sunuyorum.bravo delikanlı.
Mustafa Alevci 5 Yıl Önce
teşekkür ederim abi yorumun için dediğin gibi insanlar o kadar aciz olmuş ki bu acizliği yüzünden toplum arka planda hep işler acısı ki okuyan-yazan bir toplum değiliz. Galiba bu düzen hep böyle kalacak!!!