MEMLEKETİMDEN "İNSANSI" MANZARALAR

Sözlükte "İnsansı" demek insanı andıran, insana benzeyen demektir. Kısaca SURETİ insan olsa da, SİRETİ yani içi insan olmayan demektir. Bazı insansıların içlerinden geçenlerin kaleme alındığı bir yazı dizisi hazırladım.

İyi okumalar.

İNSANSI C: "15 sene önce yaptırdığımız eski evlerden birini 500 bine yeni evli bir çifte satmak üzereydim. Laf aramızda zaten ev dökülüyordu. İyi ticaretti ama konut kredisi faiz oranları düşünce bir günde 200 bin daha zam yaptım. Şimdi 700 bine çıkardım. O faiz indirimi sıfır konutlar içindi ama ben de bu fırsatı kaçırmadım. O çift ise evi almaktan vazgeçti. Paraları yetmiyormuş. Beni ilgilendirmez, kirada kalsınlar da görsünler günlerini. Allahtan tapuyu daha çevirmemiştik. Bana dediler ki anlaşmıştık, sözünden döndün. Ticaret bu arkadaş, gerekirse dönerim! Şimdi satmak istemiyorum aslında. Çünkü bir milyona satarım belki yakında. Benim yedi tane evim var, bana ne memleketten! Artık daha çok param olacak! Çocuklarım bu kadar akıllı ve zengin bir babaları olduğu için benimle gurur duyacaklar."

İNSANSI E: "İki sene önce tonu bin liradan 500 ton kömür almıştım. Nasip olursa kışın tonunu en az 10 bine satarım. Kader daha çok yüzüme gülerse belki 15 bine bile satarım. Oradan gelen paraya dokunmayacağım. Daha çok zam gelecek mallar var aklımda. Olmazsa da dolar alırım artık. Rahmetli babam keşke bu günleri görseydi. Benimle gurur duyardı! Şu yardım kömürü alan yoksulların da kömürlerini ucuza bir kapatsam, köşeyi tam dönerim o zaman. Aman kimse duymasın! Zaten bizim akrabalar da beni çekemiyor. Hele o amcaoğlum yok mu? Neyse mübarek gün ağzımı açmayayım. Bugünlerimize şükürler olsun."

İNSANSI H: Bizim damat tembelin tekiydi. 20 Cumhuriyet altını istemiştim başlık olarak, onu bile parça parça verebildi. Hem 20 Cumhuriyet altını ne ki Allah'ını seversen? Neymiş düğün masrafları ağır gelmiş de, altından kalkamamış da, borçları ödeyememiş de, o yüzden evinde huzursuzluk çıkıyormuş. Adetlerimiz bu kardeşim, benim suçum ne? Genç adam gerekirse gece gündüz çalışsın evine baksın. Ben mesela bunca malı mülkü kolay mı kazandım sanıyorsunuz. Gittim getirdim kızımı, boşattım, nafaka da bağlattım şimdi. Erkekse vermesinler; bizi iyi bilirler! Allah'a şükür bizim sülale gerekeni yapmasını hep bilmiştir!

İNSANSI E: "Benim yan taraftaki komşum acilen dükkânını satıyordu. Oğlunu evlendirecekti. Kızın ailesi çok şey istemiş. Zaten günahı boynuna tefecilere de bulaşmış galiba. Çok sıkışmıştı belli ki. Dükkâna birkaç alacaklı vardı. Ama bir şekilde vazgeçirdim hepsini! Bırakır mıyım ben hiç? Arkamdan laf etmişler dükkânı yarı fiyatına aldım diye. Ticaret bu arkadaş; kazanmak da var kaybetmek de. Ben fırsatçılık mı yaptım sanki? Geçenlerde üç katı fiyat verdiler ama vermedim. Oğluma mağaza açacağım helalinden kazansın diye. Çünkü ben hep helalinden kazandım(!) Ayrıca şu karşıdaki adam da sıkışmış, kan parası istiyorlarmış ondan. O da satar mı dükkânını yarı fiyatına acaba? Gideyim bir çayını içip, ağzını arayayım; dost görünmek icap eder, güven vermeliyim."

İNSANSI N: "Benim kiracılardan biri bin liraya oturuyordu. Adam işsiz kalmıştı. Birkaç ay kirayı veremedi. Ben de çıkın dedim. Mecburdum, çünkü diğer kiracılar duyarsa onlar da vermezdi. Hem kira da düşüktü zaten. Bir hafta içinde de çıktılar. Nereye gittiler bilmiyorum. Şimdi iki bine kiraya verdim bir memur çifte. Çift maaş alıyorlar, kirayı aksatmazlar, dilediğim zammı da yaparım hem. Bir hafta önce duydum ki benim o eski kiracı kendini asmış. Dayanamamış galiba. Allahtan benim evde asmamış kendini. Sonra ne derlerdi arkamdan. Bunca yıllık itibarım var memlekette. Mekânı cennet olsun. İyi insandı. İnşallah babası o kalan kiraları verir. Allah bugünlerimizi aratmasın. Canım da öyle bir çay çekti ki."

İNSANSI N: "Geçenlerde bizim köylü Nusret ölmüştü. Kalkıp mevlidine gittik. Kardeşim o nasıl bir etti öyle? Hem pişmemiş hem de azdı; yiyemedik hiç. Hayvan yaşlıydı galiba. Zaten fukara adamdı, taziyesine az insan gelmişti. Ama mesela rahmetli babam öldüğünde ben bir tosun kesmiştim; hâlen anlatırlar. Allah kabul etsin. Bir hafta yedi içti millet. Doluydu taziyesi. Ee benim dedem tanınan bir adamdı! Bu araziler hep ondan kalma. On kardeşlermiş, vaktiyle bir şekilde toplamışlar ondan bundan!!! Bir de diyorlar ki deden eşkıyalık yapmış da zorla milletten topraklarını almış. İnanmam ben. Benim dedem ağa adamdı. Ee bize de bir tosun kesmek yaraşır! Allah tüm geçmişimize rahmet etsin. Şurdan bir buçuk döner mi söylesem acaba?"

İNSANSI E: "Bana diyorlar ki sen vergi kaçırıyorsun. Yahu kazandığımı devlete versem ben ne yaparım? Onu verdiğime dua edin. Zaten işler de kötü. Benden daha zenginler var, onlar vergi versin hem. Benim işyerlerimde gece gündüz yüz kişi çalışıyor. Ben olmasam onlar aç kalır. Onlara ben bakıyorum. Kimisi de sigortalarını yatırmadım diye arkamdan konuşmuş. Kovarım onları bu gidişle. Bana işçi mi yok sanki? İşlerim iyi(!) nasip olursa bu atölyeyi de genişletmek istiyorum. Bir de iyi bir arsa var, onu da kapatsam tamamdır. Allah'a şükürler olsun, geçinip gidiyoruz işte. Ya şu düşük faizli kredi paraları gelse de biraz altın alıp yastıkaltı yapsam. Bana ne ülkeden!"

İNSANSI M: "Neymiş efendim ben dolardan zengin olmuşum. İşte bizim gibiler yüzünden dolar almış başını gitmiş. Memleketin borç yükünü artırmışız. Bak sen… Sanki beni bu memleket zengin etti ya! Aklımı kullandım ben aklımı. Baktım ki ülkede biraz işler karıştı, hemen paramı dövize yatırdım. Ha bir de diyorlar ki, sen niye kendi iline yatırım yapmıyorsun? Ya yaşanmaz oralarda! Babamlar nasıl yaşadı bilmiyorum. Tamam benim şehrim bana o imkânları sundu ama yaşanmaz orada. Nasipse seneye tamamen bağımı koparmak istiyorum oradan. Ben oraların insanı mıyım arkadaş? Arada bir birkaç hayrat yaptırırım olur biter. Kendi ismimi ya da babamın ismini de hayratın kapısına koca koca harflerle astım mı tamamdır. Hayırsever bir hemşehri olurum o zaman. Belli mi olur; belki bir gün yine işimiz düşer memlekete. Ne bileyim belki seçime girerim ya da bir teşvik paketi gelir falan. İyi biri olarak bilsinler beni."

NOT: Yukarıdakiler C,E,H,E,N,N,E,M isimli insansıların iç sesleridir. Dahası var ama ikinci ve belki de üçüncü bölüme kalsın. Bu arada, kişiler hayali fakat yaşattıkları fevkalade hakikidir. Ancak merak buyurmayın, bu güzel vatanımın insansıları az ama İNSANI çoktur. Ve o şerefli insanlar olduğu sürece bu memlekette umut hep olacaktır. Kalın insaniyetle sevgili canlar.