Leyla Aydemir’in öldürülmesine ilişkin hazırlanan iddianamenin detayları ortaya çıkmaya başladı.
Ağrı eski Baro Başkanı Ali Artuk arama çalışmalarının doğru yapılmadığını ,çalışmaların doğru yapılması halinde minik Leyla’nın bulunarak öldürülmesinin önüne geçilebileceğini ifade etti.
Avukat Ali Artuk ; Savcılık makamı sanık ya da sanıkların irtibatlı oldukları değerlendiriyor. Leyla Aydemir'in naaşı üzerinde yapılan bilimsel incelemede ölümün 26-27 Haziran'dan önce gerçekleşmiş olduğu ifade edilmektedir. Yani kaybolduğu tarihten yaklaşık 10 gün sonra. Köyde ikamet eden kişilere karşı dava açıldığı düşünüldüğünde bu tarih aralığında tüm evlerde etkili bir arama yapilsaydı, maktul Leyla rahatlıkla bulunabilirdi. Bu rapor bile adli mercilerin arama konusunda bir zaaf içinde olduğunu kanaatimce ortaya koymaktadır" dedi.
İddianamede Minik Leyla’nın baba Nihat Aydemir ile ilişkili husumet yüzünden öldürülmüş olabileceğine de dikkat çekildi.
İdianamede ; Tutuksuz sanıklardan B.D.'nin birkaç yıl önce baba Nihat Aydemir'e, "Yemin olsun ben sana ciğer acısını yaşatacağım, ben seni ciğerinle terbiye edeceğim" diye sözler söylediğine değinilen iddianamede, B.D. ile amca Y.A. arasında da yakın bir arkadaşlık olduğu vurgulandı. Y.A., B.D. ve eşi H.D.'nin Leyla'yı alıkoydukları, daha sonra tutuklu Mehmet Ali Aydemir'i de olaya dahil ettikleri aktarılan iddianamede, "Şüpheli Mehmet Ali Aydemir'in maktul Leyla'yı, Y.A., B.D. ve H.D. tarafından ilk olarak alıkonulduğu yerden alınarak, kız kardeşi olan şüpheli A.A.'nın yanına götürdüğü, A.A. ve Y.A.'nın da Leyla Aydemir'i Hamur ilçesinde bulunan ikametlerinde bir süre alıkoyup sakladıkları, Leyla'nın kaçırıldığı andan itibaren şüpheliler M.A. ve Mehmet Ali Aydemir'in maktulun bulunması için çalışan görevlileri yanılttıkları ve yanlış yönlendirdikleri, şüphelilerin Leyla Aydemir'i cesedin bulunduğu 2 Temmuz tarihinden önceki 3 gün ile kaybolduğu tarih 15 Haziran tarihi arasında öldürdükleri ve cesedini bir süre soğuk bir ortamda tuttukları ve maktul Leyla Aydemir'in ailesinde ve yakın çevresinde Leyla'nın öldürülmediği izlenimi yaratmak ve delilleri karartmak için kaçırdıkları gün üzerinde bulunan maktule ait kıyafetleri üzerinden çıkarıp kıyafetlerini ve cesedini Bezirhane köyüne yaklaşık 2,5 km mesafede bulunan dere yatağına ve civarına attıkları, B.D. ve H.D.'nin maktule ait cesedin bulunduğu gün ve bir gün öncesinde ısrarla anne Şükran Aydemir'in köyden çıkarmaya çalıştıkları ve cesedin bulunduğu gün anneyi Doğubayazıt'a götürdükleri" belirtildi.
Ayrıca, olayda şüphelilerin fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek üzerilerine atılı ve eylemlerine uyan kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve çocuğa ya da beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı kasten öldürme suçlarını iştirak halinde işledikleri hususunda haklarında kamu davası açmaya yeterli nitelikte şüphe oluştuğu kaydedildi.
Celle Celaluhu bunlar ve uzunlukta olan cahilleri eylesin inşAllah günahsız bir çocuğa yapılan bu işkence ölümün cezasının da mutlaka idam olması gerekmektedir acilen bu konuya elmesi lazım devletin ve çözümü bence böyle olması lazım