Deva Partisinin aylık olarak yayımladığı gündeme ilişkin değerlendirmeleri basınla paylaşıldı.
Tüm kadameleri ile gerçekleştirdiği gündem değerlendirme toplantısı sonrası Deva Partisi Ağrı İl Teşkilatı ,Ağrı Belediyesine yolsuzluk iddiası ile yüklendi.
İhalelere ilişkin bilgilerin de paylaşıldığı basın metnindeki iddialar şu şekilde;
Yerel siyasette çok geniş ve katılımcı, çoğulcu bir anlayış ile halka gitmek ve halkın sorunlarını onların gözünden bakmak halkın dilinden duymanın ve halkın duygularına tercüman olmamın önemli olduğu kanısındayız. Daha önce sorduğumuz ama cevabını alamadığımız o kadar çok soru oldu ki sadece biz değil Ağrı halkının da bu konudaki merakı giderilemedi. Yapılanların cevabını beklerken ne tür gelişmeler olduğunu açıklama gereği duyduk.
Hesap vermesi ve söz verilen yatırımları yapması gereken şahıslar bu durumu unutup halkın önceliği olmayan projeler (gösteriş ) ve şov ( popülizm) peşinden gitmekte ve adeta halkın aklıyla alay etmektedirler.
Kar ve Buz Festivali düzenlemekle yolları alt yapıyı ve işsizliği unutturduklarını zannettiler. Söz verilen projeler bir anda unutturuldu. Üstelik yatırımları yapacak maddi kaynak olmadığını defalarca ifade edenler çocuklara kayak yaptıracağız sözüyle ciddi bir maddi kaynak kullandılar. Bizler tabii ki de çocukların kayak yapması gerektiği inancındayız. Lakin burada dikkat edilecek konu şehir için zaruri olan hizmetleri yerine getirmek için maddi yetersizlikten dem vuranlar çok daha cüzi bir miktara kayak projesi yapabilecekken milyonların harcanmasıdır. (çocuklar üzerinden yapılan bu vurgunla ilgili ayrıntılı açıklama daha sonra yapılacaktır)
Söylediği her söz ile Ağrı halkını toplum nezdinde rencide ederken burada yaşayan her kesimi terör ile iç içeymiş gibi göstermekten vazgeçmelidir. Kenti ve kentte yaşayanların adını sürekli terör ile ifade eden yerel yönetici her platformda kenti terörden kurtardığını ve kendisi ile gurur duyulması gerektiğini söylemekten çekinmemektedir.
Daha önce yapılan paylaşımların altında maalesef kent için hiç de iç açıcı yorumlar ve ifadeler yer almamaktadır. Bu kent hiçbir zaman terör ve şiddet ile anılmazken maalesef artık buna benzer ifadeler ile sık sık dile getirilmiştir. Bu açıklamaları yaparken daha önce de belgeler ile birlikte açıklamasını yaptığımız ihaleler ile Ağrı halkının parasının nasıl çarçur edildiği ya da yandaş firmalar nasıl peşkeş çekildiği gözler önüne serilmiştir.
Belediyece yapılan ihalelerde açıkça cevap beklediğimiz sorular yanıtsız kalmıştır. Araştırmalarımız sonucunda daha önceki basın açıklamasında sorduğumuz soruları yine de halk adına biz cevaplayalım.
Burada ihale edilen işlerin gereklilik ve şeffaflık ilkelerine uygun olmadığı açıkça görülmektedir. Kullanılan maddi kaynaklar ile daha fazla ve gerekli ihtiyaçların karşılanabileceği aşikârdır. Yukarıda belirtilen işlerin memlekete ne kattığını kamuoyunun vicdanına bırakıyoruz.
Geçenlerde Ağrı’ya gelen bakan yardımcısı için şaşalı karşılama ve medyaya yansıyan görüntüler bizim yönetim anlayışımız ve ilkelerimiz ile bağdaşmamaktadır. Böylesi ekonomik bir buhrandan geçerken hele ki yatırımlar için kaynak bulunamıyorken bu görüntüleri doğru bulmadığımızı ifade etmek isteriz. Bakan yardımcısına yapılan bu şaşalı karşılama ve abartılı gündem oluşturulması halkı önceleyen, halk ile iç içe olan bir yaklaşım olmadığı görülmüştür. Ağrı’ya ne müjdeler verildi veya ne yapıldığı ile ilgili herhangi bir bilgi yokken içeriği bakımından ne kadar sahipsiz bir kent olduğumuzu bir kez daha anlamış olduk. Unvanlarının kıymetini bilmeyen, halkın karşısında farklı bürokrasiye karşı farklı yaklaşımda bulunan yöneticiler olduğu sürece bu kent gerçek sorunlarını görmeyecek ve sorunları dile getiremeyecektir. Sürekli kendi varlığı ile kenti yan yana koyan ve kıyaslama yaparak tüm kenti kendisine eşdeğer tutarak yönetim anlayışları ile tarihe bir not düştüler. Hiçbir dönemde bu kadar abartılı bir gündem değişikliği ile kent unutturulmamıştır.
Siyaseti katı 2 blok arasına sıkışmış olarak hisseden halkımıza artık alternatif ve haklı önceleyen dinleyen ve burada yaşayan siyaset üreten bir partinin olduğunu hatırlatmak istedik. Deva Partisi 9 Mart 2021 de 1. Yıl dönümünü esnaf ve halkı ile iç içe kutladı. Yerelde her platformda önce Ağrı diyecek bir anlayış ile hareket edeceğini sahada bir kez daha ortaya koyma amacında olduğunu gösterdi. Deva Partisinin siyasi anlayışına göre bu memleketin sorunları istekleri ihtiyaçları önceliklidir. Bu güne kadar yaptığımız ve yapacağımız ziyaretler devam edecektir. Ağrı’nın gerçek ve yaşanan sorunlarına kısaca değinmek arzusundayız.
Güncelleme Tarihi: 21 Mart 2021, 12:13
Sayıştay tarafından 2018 yılı ekim ayında yayımlanan “Ağrı Belediyesi 2017 yılı Sayıştay Denetim Raporu”nda yer verilen Bilanço Tablosu incelendiğinde, Kısa Vadeli Yabancı Kaynakların 36.288.809,68 TL olduğu, Uzun Vadeli Yabancı Kaynakların ise 387.881,37 TL olduğu görülmektedir. Diğer bir değişle, ilgili tarihte Ağrı Belediyesi’nin toplam borcunun 36.676.691,05 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Birkaç Soru;
1. Süleyman Elban’ın Adana Valiliğine atanmasının hemen ardından, Savcı Sayan; “belediyeyi devraldığımda 300.000.000 TL borcu vardı” diyerek ne kast etmişti? Yoksa bölgeye atanmış en dürüst ve çalışkan valilerden biri olan Süleyman Elban’ı yolsuzlukla mı suçluyordu? Böylece, kendini aklamaya mı çalışıyordu?
2. Ağrı Belediyesi’nde Bilanço Tablosu hazırlayabilecek nitelikte bir personel var mı?
(İlgili belgeleri incelediğimde, belediye çalışanlarının temel düzeyde Office Uygulamalarını kullanmayı bile beceremedikleri aşikâr, buna karşın, maliye mezunu bir kardeşimiz kahvede çay servisi yapıyor)
3. Ağrı Belediyesi, güncel Bilançosunu açıklayacak mı? Yoksa KEJERLER halkın parasını QEFTİ ettikleri için şeffaflıktan kaçacaklar mı?
4. Ağrı Belediyesi’nin Performans Raporları neden yayınlanmadı? Sizce, belediyede performans raporunun ne olduğunu bilen biri var mıdır?
5. Sayıştay’dan Ağrı Belediyesine Denetmen gönderilmesini talep edelim mi?
6. Çöpten enerji üretilen tesisi neden özel sektöre verdiniz? SERKA’dan hibe alabilirdiniz. Tesiste üretilen enerjiyle, belediyeye sürdürülebilir bir ekonomik kaynak sağlanamaz mıydı?
Çarli Çaplin olsanız bile bütün usulsüzlükleri ortaya çıkarmanın bir yöntemi var. Buna emin olun!
Birkaç Tavsiye;
1. Savcı Sayan esas görevine odaklanmalı, acilen bir asfalt plenti kurulmalı, belediye artık şehre hizmet etmeye başlamalıdır. Şehirde yürüyecek doğru dürüst bir YOL yok!
Diğer taraftan, yaz ayları yaklaştı, ATSO Başkanı Saim Alpaslan’ın değerli gömleğine toz bulaşma ihtimali her geçen gün artıyor.
2. Ahırkent Projesi’ne bir biyoenerji tesisi ilave edilerek belediyeye sürdürülebilir yeni bir ekonomik kaynak sağlanmalıdır. Biyoenerji tesisini de özel sektöre sakın ha peşkeş çekmeyin..
Memleket Sevdalılarına Armağan Olsun;
Xur xur lexın govendé..