Aklı hür, vicdanı hür ve en önemlisi kararları hür bir abi olmalı diye düşündüm Taner Söylemez’in son yazısından sonra.
İsimlere takılmak saçmalıktan başka bir şey değil zira. Partiler üstü olmalı artık bu seçimin akıbeti. Mesele tam olarak memleket meselesi olmalı.
Caddede yürürken kendisine oy veren, vermeyenlerin yanından geçip giderken, takdirle ve minnetle bakılmalı kendisine.
Taş üstüne taş koymuş olmalı, göstermelik değil dertlere derman olmalı yaptıkları.
Biraz bizden olmalı çokça dışardan. Dışardan bakmalı dertlerimize, içimizden bakmalı çözümlerine
.
Öyle fiyakalı elbiseler giymese de olur. Adamlık hırkası olsa sırtında kafi bize.
Çevresini, akrabalarını, yandaşlarını değil. Memleketi ve memleketin evlatlarını düşünsün yeter.
Bilgisi rektör düzeyinde olmasa da olur. Ama kadrolarını yeğen, yandaş, hatır gönül ilişkisi ile değil. Her köşesine nokta atışı ile çareler üretecek adamlarla oluştursun yeter.
Herkesi ama herkesi memnun etmese de olur. Elindeki imkanları, kendisine verilen vazifeyi ve memleketin şartlarını bilerek ve bu şartlarda dahi hizmet edilebileceğini göstersin yeter.
Çok şey istemiyoruz aslında biz bir aileyi çekip çeviren, bütün kardeşlerini memnun edemese de onların birliğini, bütünlüğünü sağlayan ve geleceği için gerekli önlemler alan bir abi istiyoruz.
Benim için ismi önemli değil, aşireti de...
Abiliği en önemli kıstasım ve merakla bekliyorum Taner’in yeni yazısında ki abiyi, var mı gerçekten böyle biri?