Merhaba muktedir halkımız,bu haftaki yazımızın içeriği Ağrı Halk Eğitimi Merkezi
Yanlış yapılan işleri tenkit etmek ne kadar doğruysa,doğru yapılan işleri dile getirmek bulunmuş olduğu koltuklarda ki insanları doğru bir şekilde motive etmek,bu şehrin geleceği adına büyük bir ivme ve kazanım olacağını düşünüyorum.
Ağrı Kültür Eğitim Turizm Gençlik derneğine bağlı olan Aket Genç Kalemler yönetim kurulu ve başkanımız ile,Ağrı Halk Eğitimi Merkezi müdürlüğünü ziyaret ettik.
Bizleri güzel bir şekilde ağırlayan Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Kasım İhsan Polata,böylesi bir kurumun şehrimize katkısı nedir diye sordum.
Aldığım cevaplar ve karşılaştığım veriler beni ziyadesiyle mutlu etti,ama daha fazlası yapılabilir mi diye de düşündürdü.
Çünkü bu şehrin hizmet noktasında hep ileriyi hedeflemesi,hep daha fazlasını alması kanaatini taşıyorum.
Çünkü bizler şehir milliyetçisiyiz.
Ağrı Halk Eğitimi Merkezi bünyesinde 2023-2024 eğitim öğretim yılında 400’e yakın usta öğretici istihdam edilmiş. .Verilen kurslara 13.981 i kadın ,7.403 u erkek olmak üzere 21.384 vatandaşımız katıldığını öğrendim.
Kurslara katılan kursiyerlerin kamuda ve özel sektörde iş sahibi olmaları,hayatlarını idame etme noktalarında kendilerini ileriye taşımaları gerçekten mutluluk verici bir durum.
Giyim,kuaförlük,el sanatları gibi kurslar ile birlikte kadınların istihdam edilerek,toplumsal üretime katkıda bulunmaları, kendi ayakları üzerinde durarak kadının toplumdaki güçlü imajını taşımaları şehrimiz adına ve geleceğe dair mutluluk uyandırıcı bir durum.
Konuşma sırasında Halk Eğitim Merkezinin sadece ekonomik döngüde olmadığını da gördüm.
Nasıl mı?
Müdürlük bünyesine gelen kadınların burada sadece bir materyal öğrenmesinin yanı sıra,kendilerini rehabilite ettiği,sosyalleştiği bir yer olarakta değerlendirilmesini düşünüyorum
Çünkü mutlu ve sağlıklı bireylerin sosyal bireyler denkleminde meydana geldiğini ve bu ebeveynlerin daha sağlıklı aileler inşa ettiğini hepimiz biliyoruz.
Özellikle bir çocuğun yetiştirilmesinde en önemli görevi üstlenen annenin,sağlıklı ve mutlu olması, çocuğun geleceği inşaası noktasında en önemli temel taşıdır.
Müdür beyin anlatmış olduğu bir hikaye beni çok duygulandırdı.
Bu durumuda sizlerle paylaşmak istiyorum.
Kursa gelen bir teyzenin Alzheimer tanısı konulduğunu ve evin yolunu dahi bulmakta zorluk çektiğini anlattı.
Bu teyzemiz kurslara katılarak orda ki diğer kursiyerlerle sürekli iletişim halinde ve yapılan el işleriyle nörolojik aktivitelerini arttırmış ve hastalığından kurtulma noktasında önemli derecede sayılabilecek bir yol katetmişti.
Demem o ki bir kurumun koltuğunu sadece işgal etmek yerine,devletimizin vermiş olduğu yetkileri doğru kullanmak hem şehir adına,hem koltukta oturan kişinin vicdanı adına,hem de devletin temsiliyeti noktasında çok ehemmiyet uyandıran ve işlevselliği arttıran durum.
Vizontele ile hayatımıza girmiş,belediye başkanının seslendirdiği dizelerle sizlere bu haftalık veda ediyorum.
İnsan memleketini niye sever? Başka çaresi yoktur da ondan... Ama biz biliriz ki bir yerde mutlu mesut olmanın ilk şartı orayı sevmektir. Burayı seversen, burası dünyanın en güzel yeridir. Ama dünyanın en güzel yerini sevmezsen, orası dünyanın en güzel yeri değildir..
Memleketini sevenlere selam olsun.
