Lafı eveleyip gevelemek içimden gelmiyor. Doğrudan konuya girmek istiyorum. Sosyal bilimler insanları çeşitli kümelere ayırsa da esasen dünyada iki tür insan vardır. Birinci tür, adamlık yapanlardır; ikinci tür ise adamcılık yapanlardır. Klasik bir ifade kullanıp ikisi arasında ince bir çizgi falan olduğunu söylemeyeceğim. İkisi birbirine cennetle cehennem kadar zıttır. Şimdi tek tek bu iki kesimin özelliklerini anlatmak istiyorum.
Birinci tür, uzun süredir nesli tükenmekte olan bir insan türüdür. İkinci tür ise çok hızlı bir şekilde üremeye, sosyal ve iktisadi hayatın her alanına habis gibi yayılmaya devam eder.
Birinci tür hayatta kalmak için emek, haysiyet ve hayal gibi üstün meziyetlerini kullanırken, buna karşın ikinci tür; hırsızlık, onursuzluk ve işgüzarlık gibi hiçbir canlı tipinde görülmeyen rezilliklerle varlığını sürdürür.
Adamlık türüne ait olan insanlar hiç kimsenin adamı değilken, adamcılık türüne ait olanlar kim daha güçlüyse onun adamı olmak için etmediği gurursuzluk kalmaz.
Birinci tür; yoksulluk, adaletsizlik ve eşitsizlik karşısında son hücresine kadar savaşırken; ikinci tür ise yolsuzluk, ayrımcılık ve şatafatlı bir hayat için yine son hücresine kadar kendini ona buna pazarlar.
Adamcılar geçmişinde ettiği sözleri inkâr edecek kadar büyük bir insanlık suçu işleyebilirken; adamlar her sözünün arkasında durmak gibi yüce bir ADAMLIK SUÇU işler.
Adamlar yaptıkları güzel şeyleri etrafa yaymaktan hayâ ederken, adamcılar ise sırf etrafa yaymak için güzel bir şeyler yapmaya çalışırlar!
Birinci tür, menfaatleri uğruna saçının tek bir teline bile laf ettirmezken; ikinci tür, çıkarları için yedi sülalesine bile uzatılan dilleri yalamakta mahirdir.
Birinci türde; onur, halk ve vatan gibi kavramlar fukaralıkta bile dilden düşmezken, ikinci türde ise bu kavramlar anca zenginlikte ve o zenginliğin korunmasında dile alınır.
Adamlar ölüp gittiklerinde isimleri göklere yazılırken, adamcıların isimleri utançtan yedi kat yerin altına gömülür.
Kalın şan ile...
Adamcılık diyorsunuz liyakatın bittiği bir yerde herşey biter. En basiti Abdurrahim Arvasi yurdu yurt müdürü liyakatsız turta sullar akmıyor.kallferler doğru dürüst yanmıyor memurlar görevlerini doğru dürüst yapmıyor.perişan olan öğrenciler